Yaz, arkasına bakmadan çekip gitti.
Su serptim ardından gittiği gibi geri gelsin diye
Dile kolay, nice anılar ağırladık aylarca
Cahillik ve tembellikle mücadele ettik
Bazen de yaşım sekizdi ve tek derdim sobelenmemekti.
Yaz, arkasına bakmadan çekip gitti.
Yalnız da gitmedi üstelik,
Karpuzu, kavunu, çileği yoluna yoldaş etti.
Ben kalır mıyım?
Kışa koşarken limon, ıhlamur, kış çayları koydum heybeme
Olur ya lazım olur
Kış boyunca aklımda bulunsun, demlerim dedim.
Gökyüzüne bakıp derin bir ooof çektim
Bulutlar içimi kararttı,
Ben bu havaları pek sevemedim.
Yaz, arkasına bakmadan çekip gitti.
Aylarca yeninin peşinde koştuk
Gurmesi olduk yemeklerin.
Gündüzleri sepet sepet güneş topladım
Geceleri göğe astım.
Upuzun gündüzler geceye doğru ilerleyecek olduğunda
Sabrın yakasından tuttum,
Yıldızlar umudum oldu.
Yaza bin minnet, ne efsunkar idi…
Harlı bedenlerimizi denizde ılıklaştırdık.
Elbette toprağa doydu ayaklarımız.
Ben istiyorum ki sararan bu yaprak
Solan bu çiçek
Kışın şefkatli kucağında,
Bir damlada bin deva bulsun
Kışlar sizin, yazlar benim olsun.
Nurşifa CENGİZ