Tüm memeliler arasında en uykucu hayvanlar kedilerdir.
Günde ortalama 16 saati uyuyarak geçirirler.
Yavru kediler uyurken büyüme hormonu salgılar ancak yetişkin kediler
sadece uyumayı sevdiklerinden uyur.
Derin uyuduklarını sandığımız bir anda
tam uyanıklılık seviyesine direkt olarak geçebilirler.
Mükemmel sezgilere ve duyarlılığa sahiptirler.
Asil ve umursamaz duruşları vardır.
Bizlerin parmak izlerimize benzer olarak kedilerin burun izleri eşsizdir,
burunlarının ucunu göremezler.
Meraklıdırlar, her türlü şeyin içine girip ne olduğunu keşfetmeye,
tırmanmaya bayılırlar.
Kedilerin vücutlarında 290 kemik ve 517 kas vardır.
Köprücük kemikleri yoktur, kafalarının sığabildiği her yerden geçebilirler.
Sakin, huzurlu ve mutlu olduklarında gırlama sesi çıkarırlar,
sırt üstü yatarlar ve gözleri yarı kapalıdır.
Hafifçe dokunduğunuzda titrer gibidirler, bu ses bizleri de mutlu eder.
Bilim insanlarının yaptığı çalışmalara göre gırlama sesinin frekansı
insan sağlığına çok faydalıymış.
Bir kediyi okşamanın kan basıncını düşürdüğü bilimsel olarak kanıtlanmıştır.
Karanlıkta insanlardan 6 kat daha iyi görürler.
Görmeyen kediler etrafta sanki görüyor gibi dolaşmalarını da
bıyıklarına borçludurlar.
Kedilerin bıyıkları hareketlere karşı son derece duyarlıdır.
Ani bir hareket hemen bıyıklar tarafından algılanır.
Kaybolan ya da evden kaçan kediler beyinlerindeki ufak mıknatıslar
sayesinde ev yolunu patileriyle koymuş gibi bulabilirler.
Eğer size bakarken gözünü açıp kapatıyorsa bu onun
“Seni seviyorum” deme şeklidir.
Sevgiyle ve bizimle kalın?
Şule Beytekin