Herkese merhaba,

İstanbul’da yaşayan ve kurumsal hayatın yoğunluğundan yorulanlar olarak hafta sonu geldiği zaman nereye kaçsak diye düşünüyoruz. Biz en yakın ve gezmekten keyif aldığımız Bursa’yı seçtik.
Cumartesi sabah Bursa’da kahvaltımızı yapmak üzere yola koyulduk. Kahvaltı için seçtiğimiz rota daha önce hiç gitmediğim Saitabat Köyü Kadınları Dayanışma Derneğiydi.


Bu dernek 2002 yılında dernek başkanı Sermin Hanım’ın Cumalıkızık köyüne misafirlerini götürdüğünde biz köyümüzde neden böyle bir girişim yapmıyoruz düşüncesiyle kurulmuş. Aslında kadın girişimciliğin çok güzel bir örneğini oluşturmuş Sermin Hanım. Köydeki kadınlar bu dernek sayesinde kendi emekleriyle kendi kültürlerini yansıtarak ekonomik özgürlüklerini elde etmişler.



Saitabat köyü öncelikle huzur verdi bana. Kapıdan içeri girerken ayakkabılarınızı çıkarmak zorundasınız önce çok garibime gitmesine rağmen sonra kendimi anneannemin evinde hissettim ve bu sıcaklık çok hoşuma gitti. Kahvaltı siparişi veriyorsunuz ve önünüze büyük bir sini tepsi geliyor.



Kahvaltı sınırsız istediğiniz kadar yiyebilirsiniz. Su bardakları bakır bu da size köyde olduğunuzu tamamen hissettiriyor. Gözleme, mıhlama, omlet, tarhana çorbası anlayacağınız oldukça zengin bir kahvaltıyla karşılaşıyorsunuz. Kahvaltı fiyatı kişi başı 40 TL biz verilen hizmete göre fiyatı oldukça uygun bulduk. Eğer isterseniz Sultan Annelerin yapmış olduğu reçelleri, salçaları, tarhanayı, zeytinleri giderken satın alabilirsiniz.


Bursa’ya giderseniz mutlaka uğramanızı tavsiye ederim. Kahvaltı keyfiniz bittikten sonra köyü dolaşmayı ve Saitabat Şelalesini görmeyi unutmayın.

Sevgilerimle,

Eda Saçak